Didim Kaymakamı Mehmet Türköz, Garnizon Komutanı Çetin Gülseven, Didim Belediye Başkanı A.Deniz Atabay, Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Emin Çıplak ile birlikte 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü etkinlikleri kapsamında Cumhuriyet Meydanında düzenlenen programa katılım gösterdi. İlçe Kaymakamımız Mehmet Türköz’ün 15 TEMMUZ DEMOKRASİ VE MİLLİ BİRLİK GÜNÜ konuşmasında;
15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü vesilesi ile sizleri en içten duygularımla selamlıyorum. Hepiniz hoş geldiniz.

15 Temmuz Destanını selamladığımız bu anlamlı günde; okunan hatm-i şerifleri, duaları, Kur’an-ı Kerim tilavetlerini şehitlerimizin ruhlarına hediye ediyor ve ezanımıza, bayrağımıza, bağımsızlığımıza sahip çıkan tüm şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum.

Bugün buraya Milletimizin bu demokrasi zaferini kutlamak; kalpleri iman ve ülke sevgisiyle dolu olarak Vatan, Millet, Bayrak, İstiklal ve diğer bütün mukaddes değerleri uğruna gözlerini kırpmadan canlarını feda eden Aziz Şehitlerimizi bir kez daha yâd etmek ve kahraman gazilerimize şükranlarımızı sunmak üzere bir araya gelmiş bulunuyoruz.

Bugün bir taraftan 251 vatandaşımızı bir gecede kaybetmenin hüznünü tekrar yaşarken diğer taraftan da dünyada eşine az rastlanır bir direnişe şahit olmanın gururunu yeniden yaşıyoruz.

Hüzün ve gururun aynı anda yaşandığı bugünde tekrar ifade etmemiz gerekir ki hiçbir zafer altın tepside sunulmaz; tarihimiz boyunca kazandığımız her zaferin arkasında bir fedakârlık vardır.

Kurtuluş Savaşımızda evladını koruyan örtüyü, ıslanıp bozulmasın diye top mermisinin üzerine örten, ağır kış şartlarında evladı ile birlikte donarak şehit olan Şerife Bacı’nın fedakârlığı Asil Türk Milletinin kanına işlemiş; aynı cesaret ve özveri örneği 15 Temmuz gecesi hain darbe girişimine karşı da gösterilmiştir.

FETÖnün ölüm kusan silahları karşısında milletimiz canından; kimi zaman canından daha çok değer verdiği evlatlarından vazgeçmiş ancak Vatanına namahrem elinin değmesini müsaade etmemiştir. Yüreklerinin tam ortasına dayanan namlulara imanıyla karşı çıktı.

Fethullahçı terör örgütü tarafından yapılan hain darbe girişimi karşısında halkımız sokaklara, meydanlara inerek, havalimanlarını doldurarak namluların, tankların, helikopterlerin, uçakların karşısına dikilerek bu talihsiz ve menfur girişimi engellemiştir.

Kimimiz namlunun ucunda gençliğini bıraktı, kimimiz arkasında gözü yaşlı ama mağrur bir eş, bir baba ve bir çocuk. Kimimiz hayatının her dakikasını birlikte geçirdiği kardeşiyle birlikte şehadet şerbetini içti.

İşte aziz şehitlerimiz, gazilerimiz o gece bir toprak nasıl vatan olur, nasıl vatan kalır bir kere daha gösterdiler bize. Ruhları şad olsun.

Değerli DİDİM Halkı,

Gazi Mustafa Kemal’in İstiklal Harbi’ni başlatmasını ve zafere ulaştırmasını sağlayan inancın bir benzeri, 15 Temmuz’da Türkiye’nin tüm şehirlerinde adeta kol gezmiştir.Nasıl İstiklal Harbimiz ülkemizde yeni bir dönemi başlatmışsa 15 Temmuz Zaferimiz de Türkiye'nin önünde yeni kapılar aralamıştır.

15 Temmuz gecesi dökülen şehit kanları bağımsızlığımızı korumanın yanında milletimizin birlik beraberlik ve kardeşliği pekiştirmesine vesile olmuştur. Ülkemizde ve bölgemizde bir süredir yaşadığımız olaylardan çıkaracağımız dersler ışığında kendimize daha güvenli, daha güçlü, daha aydınlık bir gelecek kurmak için daha çok çalışmak en büyük hedefimiz olmalıdır.

Atalarımızdan miras kalan bir anlayış içerisinde özgürlüğümüzün kıymetini daha çok bilmeli; ezanlarımızı susturtmamak, bayrağımızı indirtmemek, vatanımızı korumak, devletimize sahip çıkmak için daha kararlı hareket etmeliyiz.

Bilinmelidir ki dinini, dilini, milliyetini, vatanını, devletini bilmeyen her çocuk terör örgütlerinin potansiyeli hedefidir. Bizler bir daha 15 Temmuzlar yaşamamak için bu bilinçle hem ilmiyle hem gönlüyle geleceğine yürüyen nesiller yetiştirmeliyiz.

Değerli DİDİMLİ Hemşerilerim…

Bugün milletimizin tarihinde unutulmayacak unutulmaması gereken, unutturmayacağımız bir günün yıldönümü. 15 Temmuz sadece Türkiye tarihinde değil, dünya demokrasi tarihinde de yerini alan şerefli bir direniş örneğidir. Kapkara bir geceden aydınlık bir sabaha uyanışımızdır.

Bugün, KUDURMUŞ DÜŞMANIN ve onun SATILMIŞ MAŞASI FETÖCÜ HAİNLERİN ülkemizi işgale zemin hazırlamak istedikleri ancak İNANMIŞ MİLLETİN bu ihanete izin vermediği günün yıldönümüdür.

Yunus Emre’den, Mevlana’dan, Hacı Bektaş’tan, Hacı Bayram Veli’den, Pir Sultan Abdal’dan, Koca Sinan’dan beslenen bu toprağın evlatları zalimlere karşı istiklali ve istikbali için hep direndi.

Milletimiz o gece ayağa kalkarak sokağa çıktı ve sinsi duvarları, surları yıktı geçti.

Bugün, ihanetin ve aynı gün gelen kurtuluşun, yeniden dirilişin yıl dönümüdür.

Bugün, milletin cesareti ile, kararlılığı ile vatanını savunmasının, iradesine sahip çıkmasının, ihanete karşı topyekûn direnişinin yıldönümüdür.

Bu felaket tablosuna karşın milletimiz devletine, devletimiz de milletine sahip çıkmış, elhamdülillah elbirliğiyle bu kara geceyi aydınlık bir sabaha çevirmişlerdir. Tüm dünya bir kez daha Türk milletinin sarsılmaz imanını, birbirine kenetlenişini ve kolay lokma olmadığını idrak etmiştir.

Bugün, milletin devletiyle bir olup, bütün olup şerefli diriliş destanını yazdığı günün yıldönümüdür. Bugün bizim onur günümüzdür.

Bugün devlet ve vatan nasıl savunulurmuş tüm dünyaya gösterdiğimiz gündür.

15 Temmuz bizim için bir dönüm noktasıdır. Büyük ibret almamız ve uyu-ma-ma-mız gerektiğini anladığımız gündür.

15 Temmuz bu yönden Milletimizin yeni bir kurtuluş mücadelesi olmuştur. Milletin demokrasiye ve hürriyetine sahip çıkma iradesi ve mücadelesi ve bunun sonunda gelen zaferi olmuştur…

Fetö’cü hainlerin ve onların patronlarının asıl amacı ülkemizi işgal etmekti… Milletin bölünmesiydi. Ülkenin yönetilemez hale getirilmesiydi… Amaçları ülkemizin Suriye gibi olmasıydı… Bundan vazgeçmiş de değiller… Ülkemizin ve milletimizin düşmanları hep oldu olacak da,

Biz bir daha tuzağa düşmemeliyiz… 15 Temmuz dramını bu millete yaşatan hainleri bir kez daha lanetliyoruz… Bugünü, bu dramı ve ihaneti asla unutmayacağız.

Ogün diriliş onurunu bize yaşatan 15 Temmuz Şehitlerimizi ve Gazilerimizi, emanet ettikleri destanı da asla unutmayacağız.

Milletimiz, tıpkı Çanakkale savaşında, kurtuluş savaşında olduğu gibi 15 Temmuz gecesi de tüm fertleriyle tek yürek, tek bilek olmuş; Türk Milletinin iradesini, vatanını, devletini çiğnetmeyeceğini, düşmana ve hainlere yem etmeyeceğini göstermiştir.

Millet demokrasiyi, cumhuriyeti, varlığını ve geleceğini, iradesini Fetöcü hainlere ve patronlarına çiğnetmemiştir.

40 yıldır ülkenin en önemli kurumlarına sızmış FETÖCÜ hainler acımasız birer katil Haşhaşi olarak, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin resmi müesseselerine karşı; bilerek-isteyerek-kastederek Cumhurbaşkanı Recep Tayyip ERDOĞAN a, TBMM’ye ve doğrudan vatandaşlarımıza hain saldırıda bulundular.

Aziz Milletimiz, tıpkı gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün Amasya genelgesinde tüm dünyaya ilan ettiği gibi Milletin bağımsızlığını yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır şiarı ile, Milletimiz Cumhurbaşkanımız sayın Recep Tayyip ERDOĞAN’ın liderliğinde, her kesimiyle bir bütün olarak bu ihanetin karşısında durmuş, bir kez daha, canı pahasına, inancına, ülkesine, devletine, demokrasisine, geleceğine ve egemenliğine sahip çıkmıştır.

Türkiye’miz böyle sinsi ve kapsamlı bir darbe ve işgal girişi karşısında bile yolundan şaşmamış, milli hedeflerinden uzaklaşmamış, irtifa kaybetmemiş, kendi kararlarını kendi veren ve uygulayan güçlü ve bağımsız bir ülke olarak yoluna devam etmiş; ellerini ovuşturanların heveslerini kursaklarında bırakmıştır.

Fetö, planlı ve sinsi bir şekilde milletin dini hassasiyetlerini istismar etmiştir. Devletin içinde sinsice ve sabırla kümelenmiş; kandırdığı ve hipnoz ettiği teröristleri eliyle 15 Temmuz gecesi 248 vatandaşımızı Şehit etmiş, 2196 vatandaşımızı yaralamış, sakat bırakmıştır… Gözü dönmüş bir şekilde Milletin iradesinin tecelli ettiği TBMM’ni bombalamış, Gölbaşı Özel Harekat Daire Başkanlığını bombalayıp 42 özel hareket polisimizi şehit etmiş, 43’ünü de yaralamış; Ankara Emniyet Müdürlüğünü bombalayabilmiştir.

15 Temmuz Şehitlerimizi ve Gazilerimizi bir kez daha rahmet ve minnetle anıyorum… Allah tüm Şehitlerimize gani gani rahmet eylesin… Milletimiz Şehitlerimize ve Ailelerine minnettardır…

Kurtuluş Savaşı’nda Nene Hatun’u, Maraşlı Sütçü İmam’ı, İzmir’i işgal eden Yunanlılara ilk kurşunu sıkan gazeteci Hasan Tahsin’i çıkaran bu bereketli topraklar; 15 Temmuz gecesi de darbecilere karşı ilk kurşunu sıkan Ömer Halisdemir’i, henüz 15’ inde olan Halil İbrahim Yıldırım’ı, Engin Tilbaç’ı da bağrından çıkarmıştır.

Bu tür dramları ve acıları bir daha yaşamamak için uyanık, ayık, dikkatli ve tedbirli olacağız…

Bu coğrafyada var olabilmenin, güçlü ve müreffeh olabilmenin temel şartı; birliğimizi, beraberliğimizi ve kardeşliğimizi korumaktır.

Bizler bu ruhu kaybetmediğimiz sürece ve bizden sonraki neslimize de en güzel şekilde aktarabildiğimiz takdirde; hiçbir hain, emeline ulaşamayacak ve bu cennet vatanda hür ve bağımsız Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır.

15 Temmuz Direnişi, dostlarımıza bu ülkenin sadece siyasi, ekonomik, diplomatik saldırılara değil, aynı zamanda askeri sabotajlara karşı da güçlü olduğunu, yıkılmayacağını, rayından çıkmayacağını göstermiştir.

Aynı gece Türkiye’nin yerle yeksan olması için ellerini ovuşturarak bekleyen düşmanlarımız ise ertesi güne bundan sonra işlerinin çok daha zor olduğunu görmenin kahrıyla uyanmışlardır.

Büyük devlet adamı, büyük komutan, İstiklal Harbimizin lideri, Devletimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk 101.yılını idrak ettiğimiz Amasya Genelgesinde "Milletin istiklalini, yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır" diyor. Evet sorunlarımızı ancak ve ancak yine biz çözeceğiz… Bu vatanı ancak biz daha huzurlu ve güçlü hale getireceğiz…

Bu vatanı ve devletimizi bu ülkenin 83 milyonu, 81 vilayet, 957 ilçe olarak biz koruyacağız…

Hep birlikte, çok çalışarak, samimi çalışarak… Ağlamadan, sızlanmadan... Devlete - millete, birbirimize küsmeden, darılmadan… Geçmişe takılmadan hep geleceğe bakarak…

Kendimize ve birbirimize güvenerek, ülkemizi ve milletimizi severek,,, Tarihimize, kültürümüze, ortak değerlerimize sahip çıkarak… Farklılıklarımıza saygı göstererek …

Birbirimizin ve ülkemizin - vatanımızın kıymetini bileceğiz... Farklılıklarımızın kavga sebebi değil bir zenginlik olduğunu kabul edeceğiz…

Türk Milletinin tarihinin her döneminde hem içeriden hem dışarıdan hain odakların hedefinde olmuştur. Ancak tarih hiçbir zaman ihanet şebekelerini değil, büyük Türk Milletinin kahramanlıklarını yazmıştır.

15 Temmuz şanlı direnişimizin yıl dönümünde; darbe ve iç işgal girişimini savuşturan ve bastıran ve kurucu liderimiz Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK' ün bizlere miras bıraktığı Türkiye Cumhuriyetini muhafaza etmemizde bizlere öncülük eden Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip ERDOĞAN' a saygılarımızı ve şükranlarımızı sunuyorum.

Bu cennet vatanın kahraman evlatları, bütün terör örgütlerine karşı mücadelesini artan bir kararlılıkla her daim sürdürecektir.

Bu duygu ve düşüncelerle sözlerime son verirken; bizlere, bağımsızlığımızı ve çağdaş medeniyetin tüm imkânlarından yararlanmamızı sağlayan Ulu Önder ATATÜRK’Ü ve O’nun kahraman silah arkadaşlarını, bu toprakları vatan yapan şehitlerimizi ve aramızdan ayrılan gazilerimizi bir kez daha sonsuz minnet, şükran ve rahmetle anıyor, gazilerimize sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum.

Bugünkü etkinliklerde emeği ve katkısı olan kurumların yöneticilerine ve personeline teşekkür ediyorum. DEMOKRASİ VE MİLLİ BİRLİK GÜNÜNÜZ tekrarKUTLU OLSUN…Geceniz hayırlı olsun… Günleriniz ve ömrünüz huzurlu olsun… ALLAH’A EMANET OLUN…Hepinize saygılar sunuyorum. dedi.